Trabzon Egzersiz Ocağı’nın Kurucusu Hıfzırrahman Raşit Öymen’in torunu Örsan Öymen, toplumsal medya hesabından Fenerbahçe Lideri Ali Koç ile ilgili paylaşımları daha sonrası gayeye oturtuldu.
Örsan Öymen paylaşımlarında Ali Koç’un, Ekrem İmamoğlu’na dair kelamlarını eleştirmiş, “Trabzonlu, Trabzonspor taraftarı ve Trabzonspor eski yöneticisi olan Ekrem İmamoğlu’nu zorla Fenerbahçeli yapmaya çalışır üzere, şampiyonluk anındaki hislerini baskı altına almaya çalışması kabul edilebilir bir durum değildir” diye yazmıştı.
Fenerbahçeli taraftarlar Örsan Öymen’in bu yorumlarının akabinde sert reaksiyon gösterince Örsan Öymen de yeni açıklama yaparak isyan etti.
Öymen, kendisine gelen sert reaksiyonlara toplumsal medya hesabından şu tabirlerle cevap verdi:
“Bu hesapta futbol hakkında nadiren paylaşım yapıyorum. Trabzonspor’un 38 yıl daha sonra şampiyon olmasının heyecanıyla birinci kere futbol hakkında daha fazla paylaşım yaptım. Bu süreçte fazlaca acı bir şeyi de öğrenmiş oldum. Bu ülkede insanların yalnızca din, mezhep, etnik kimlik ve dünya görüşü üzerinden değil, futbol üzerinden de ne kadar bölünmüş ve kutuplaşmış olduğunu gördüm.
Trabzonlulara ve Trabzonsporlulara yönelik ne kadar ağır bir ayrımcılığın, önyargının ve nefretin olduğunu gördüm. Şayet ben Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Beşiktaşlı olsaydım, aldığım tenkitlerin ve şahsıma yapılan hakaretlerin birçoklarıyla karşılaşmayacaktım, bunu da epey yeterli biliyorum. Evet bunlar bir azınlık, lakin bir daha de insanın gücünü tüketiyor. Gazeteci-yazar Uğur Dündar’ın yahut ressam Bedri Baykam’ın FB’li olmasında ve FB idaresini savunmasında sorun görmeyenler, bir felsefeci-yazarın Trabzonlu ve Trabzonsporlu bulunmasına, şampiyonluğu kutlamasına ve Trabzonspor’a yönelik hücumlara cevap vermesine tahammül edemediler.
Şahsıma yapılan hakaretleri burada paylaşsam inanamazsınız. Namustan, erdemden, onurdan mahrum bu saygısız insanlara ‘yazıklar olsun’ diyorum, diğer da bir şey demiyorum! Ülke hakikaten tımarhaneye dönmüş, onu da bu vesileyle öğrenmiş oldum. Öğrenmem de düzgün oldu.”
NE OLMUŞTU
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Konseyi Olağan Toplantısı’nda, Fenerbahçe Lideri Ali Koç, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lideri Ekrem İmamoğlu’nu maksat almıştı.
Fenerbahçe Lideri o konuşmasında şunları söylemişti:
“Trabzon’dan gelen birtakım insanların enteresan özellikleri var. Ulusal Kadro bizim stadımıza gelir, hocası bordo-mavi kravatla gelir. Kentin belediye lideri, Divan Konseyi Liderimizi ziyarete gelir, bordo-mavi kravat giyer. Utanmadan o kitabı getirme cüretinde bulunur. O kitabın ortasında yazanları bilmiyordum. Uğur Beyefendi de eminim bilmiyordur. Umarım Fenerbahçelilerin, Ekrem İmamoğlu’na hangi kentin belediye lideri olduğunu hatırlatma günleri gelmez. Uğur Beyefendi forma verdi, ben olsam vermezdim. Lakin niyeti berbat değildi. Ziyaretçisinin niyeti berbattı.”
Örsan Öymen paylaşımlarında Ali Koç’un, Ekrem İmamoğlu’na dair kelamlarını eleştirmiş, “Trabzonlu, Trabzonspor taraftarı ve Trabzonspor eski yöneticisi olan Ekrem İmamoğlu’nu zorla Fenerbahçeli yapmaya çalışır üzere, şampiyonluk anındaki hislerini baskı altına almaya çalışması kabul edilebilir bir durum değildir” diye yazmıştı.
Fenerbahçeli taraftarlar Örsan Öymen’in bu yorumlarının akabinde sert reaksiyon gösterince Örsan Öymen de yeni açıklama yaparak isyan etti.
Öymen, kendisine gelen sert reaksiyonlara toplumsal medya hesabından şu tabirlerle cevap verdi:
“Bu hesapta futbol hakkında nadiren paylaşım yapıyorum. Trabzonspor’un 38 yıl daha sonra şampiyon olmasının heyecanıyla birinci kere futbol hakkında daha fazla paylaşım yaptım. Bu süreçte fazlaca acı bir şeyi de öğrenmiş oldum. Bu ülkede insanların yalnızca din, mezhep, etnik kimlik ve dünya görüşü üzerinden değil, futbol üzerinden de ne kadar bölünmüş ve kutuplaşmış olduğunu gördüm.
Trabzonlulara ve Trabzonsporlulara yönelik ne kadar ağır bir ayrımcılığın, önyargının ve nefretin olduğunu gördüm. Şayet ben Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Beşiktaşlı olsaydım, aldığım tenkitlerin ve şahsıma yapılan hakaretlerin birçoklarıyla karşılaşmayacaktım, bunu da epey yeterli biliyorum. Evet bunlar bir azınlık, lakin bir daha de insanın gücünü tüketiyor. Gazeteci-yazar Uğur Dündar’ın yahut ressam Bedri Baykam’ın FB’li olmasında ve FB idaresini savunmasında sorun görmeyenler, bir felsefeci-yazarın Trabzonlu ve Trabzonsporlu bulunmasına, şampiyonluğu kutlamasına ve Trabzonspor’a yönelik hücumlara cevap vermesine tahammül edemediler.
Şahsıma yapılan hakaretleri burada paylaşsam inanamazsınız. Namustan, erdemden, onurdan mahrum bu saygısız insanlara ‘yazıklar olsun’ diyorum, diğer da bir şey demiyorum! Ülke hakikaten tımarhaneye dönmüş, onu da bu vesileyle öğrenmiş oldum. Öğrenmem de düzgün oldu.”
NE OLMUŞTU
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Konseyi Olağan Toplantısı’nda, Fenerbahçe Lideri Ali Koç, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lideri Ekrem İmamoğlu’nu maksat almıştı.
Fenerbahçe Lideri o konuşmasında şunları söylemişti:
“Trabzon’dan gelen birtakım insanların enteresan özellikleri var. Ulusal Kadro bizim stadımıza gelir, hocası bordo-mavi kravatla gelir. Kentin belediye lideri, Divan Konseyi Liderimizi ziyarete gelir, bordo-mavi kravat giyer. Utanmadan o kitabı getirme cüretinde bulunur. O kitabın ortasında yazanları bilmiyordum. Uğur Beyefendi de eminim bilmiyordur. Umarım Fenerbahçelilerin, Ekrem İmamoğlu’na hangi kentin belediye lideri olduğunu hatırlatma günleri gelmez. Uğur Beyefendi forma verdi, ben olsam vermezdim. Lakin niyeti berbat değildi. Ziyaretçisinin niyeti berbattı.”